DÜNYANIN GÖZBEBEĞİ: TORTUM GÖLÜ VE ŞELALESİ

Tortum Gölü bugün Doğu Anadolu’nun ve hatta Türkiye’nin sayılı doğal göllerinden biridir.


DÜNYANIN GÖZBEBEĞİ: TORTUM GÖLÜ VE ŞELALESİ

DÜNYANIN GÖZBEBEĞİ: TORTUM GÖLÜ VE ŞELALESİ

Prof. Dr. Orhan KÜÇÜK*

Tortum Gölü bugün Doğu Anadolu’nun ve hatta Türkiye’nin sayılı doğal göllerinden biridir.

Tortum Gölü’nün güzelliği, büyüklüğü ve en azından mevcut durumunu koruması, beslendiği su kanalları, bunların temizliği ve temel olarak Tortum Çayı’nı besleyen derelere, bu derelerin içinden aktığı vadilerin yapısına bağlıdır.

Tortum Şelalesi de, 50 metre yukarıdan dökülen bir doğal su harikası olması münasebetiyle, dünyanın üçüncü büyük şelalesidir.

Şelaleden suyun akması, hemen yanındaki santralle biraz ilişkili olmakla birlikte, asıl olarak gölde yeterli miktarda suyun olması, gölü besleyen kaynakların devamlılığı ve farklı alanlara yönlendirilmemesi ile ilgilidir.  

Anlaşıldığı üzere ikisinin de hayatı ve geleceği, su kaynakları, vadiler ve bizim inisiyatifimizle ilgilidir ve göl ile şelale birbirinden bağımsız düşünülemeyecek ögelerdir.

Tortum Gölü ve Şelalesi, değeri fazla anlaşılmamakla birlikte, Erzurum’un en önemli turistik değerleridir. Yerel yönetimin ilgisi ve gayreti ile Tortum Gölü’nde de belli organizasyonlar yapılmakla birlikte, günümüzde böyle doğal varlıklar, turizm açısından yılın tamamına yaygınlaştırılacak şekilde değerlendirilmekte ve sosyo ekonomik katkı üretilmektedir.

Tortum Şelalesi için de benzer şeyi söylemek mümkün. Bugün insanlar binlerce kilometre öteden dünyanın farklı şelalelerini görmek üzere seyahat etmektedirler. Tortum Şelalesi dünyanın üçüncü büyük şelalesi olması hasebiyle bu ilgiyi fazlasıyla hak etmektedir.

Göl ve şelalenin bir arada, tarih kenti, medeniyet kenti, kış turizmi kenti, eğitim kenti ve tarihsel köklerini geleceğe taşıma adına hep bir irade ortaya koymuş “duruş kenti”  Erzurum’a bahşedilmesi, tamamen bir lütuftur. Fakat bu lütf-u İlahi’nin kıymetinin iyi bilinmesi gerekmektedir.

Gölü ve şelaleyi besleyen derelerin içinden aktığı vadiler, çoğunlukla dik yamaçlıdır. Bu vadilerin özellikle güneye bakan yamaçları bitki örtüsünden yoksundur. Ve bu bölge, Doğu Karadeniz Bölgesi sınırları içerisinde kalması nedeniyle, Erzurum’un en fazla yağış alan bölümüdür. Bu yüzden yıl boyu ve özellikle baharda yoğun yağışlar sonrası dereler coşmakta, başta alüvyonlar olmak üzere, vadide ne varsa önüne katıp göle getirmekte ve doldurmaktadır. Bu süreç yıllardır, bir gün olsun azalmaksızın devam etmektedir.

Yani Tortum Gölü her gün biraz dolmaktadır.

Daha az yakıt tüketsin diye tasarruflu arabaları tercih eden, gaz taktıran bizler, acaba depo delinse ve damla damla boşalsa hemen sanayiye gitmez miyiz? Peki doğa harikası gölümüz için bu hassasiyetin yüzde birini niye göstermiyoruz?

Yapılacak olanlar iki ayaklıdır. Birincisi; gölün ve şelalenin korunması ve en azından mevcut durumun sürdürülebilirliğinin sağlanması, ikincisi de; tesisleşme ve bu bölgenin doğallığa zarar vermeden turizme kazandırılmasıdır. 

Göl ve şelalenin korunması için de temelde iki adımın atılması gereklidir. Bunlardan birincisi; gölü ve şelaleyi besleyen derelerin içinden geçtiği vadilerin ağaçlandırılması, belli bölgelerinin koruma altına alınması ve böylece arazilerin toprak kaybının önlenmesi, göle gelen alüvyonların ve atıkların engellenmesidir. İkincisi de, önüne geçilemeyecek şekilde gerçekleşecek olan toprak taşınmasının göle girişini engellemek için, kışın su yatağının geçici olarak değiştirilmesi ve suni bir göl üzerinden Tortum Gölü’ne girişinin sağlanmasıdır. Böylece baharda suyun coştuğu zamanlarda suyun taşıdığı toprak bu gölde yığılır ve su temiz olarak Tortum Gölü’ne gider. Daha sonra su azaldığında tekrar eski yatağına döndürülür ve böylece temiz su gölle doğrudan buluşur.

Bahsettiğim iki adım da basit ve ciddi maliyet gerektirmeyen işlerdir. Kışın bir kepçe bir haftada alternatif yatak ve suni yığılma gölünü yapar. Ağaçlandırma ve teraçalandırma da düzenli bir biçimde özellikle Tortum kale, Şenyurt ve Serdarlı vadilerinde gerçekleştirilir. Tesisleşmede kamunun atacağı ufak bir adım, özel sektörü harekete geçirecektir. Burada doğanın korunması önceliğimiz olmalıdır.

Evet, her ne kadar mahzun ise de; Tortum Gölü ve Şelalesi dünyanın gözbebeğidir

Selam ve dua ile…