Kent kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı, gelişme ve kalkınmanın itici gücüdür.
Zaten, kalkınma ve gelişme aynı zamanda verimlilik ve etkinlik demektir.
Kaynakların doğru yerlerde ve doğru biçimde kullanımı şarttır.
Belediyelerin elinde çok sayıda menkul ve gayrimenkul bulunması başarı değildir.
Önemli olan bu varlıkların sermayeye tedavül edip yeni yatırımları gerçekleştirmesidir.
Yerel kalkınmanın en önemli aktörü, sivil toplum kuruluşları ve özellikle de belediyelerdir.
Belediyelerin ve sivil toplum kuruluşlarının kalkınmada alacakları rol bizzat ve doğrudan ekonomik
faaliyetler de bulunmak değil, kent ekonomisi ve ticaretinin geliştirilmesi için uygun ortamların
oluşturulması ve çalışmalarıyla mümkündür.
Kentin değişik kesimleri, kurumları ve piyasa güçleri arasında koordinatör görevi görmek, yerel
yönetimlerin öncelikli sorumlulukları arasındadır.
Son 12 yılda çıkan kanun ve yönetmeliklerin belediyelere verdikleri yetkilerin dünyadaki uygulamalara
benzer olduğu görülmektedir.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığı döneminde özellikle belediye başkanlığı yapmış olması
dolayısıyla çıkarılan yasa ve kanun hükmünde kararlar yerel yönetimleri güçlendirmiştir.
Son 10 sene içerisinde çıkarılan kanunları okurken Büyükşehir Belediye Başkanlarına verilen yetki ABD
Başkanlarında var mı? Sorusunu aklıma getirdi…
2002 yılından sonra sürekli çıkarılan ve revize edilen bu yasa ve kararnamelerle kent sakinlerine refah
sunamayan, onların bu günkü ihtiyaçlarını karşılamayan, gelecekle ilgili onlara umut ve zenginlik vaat
edemeyen kent yönetimleri başarılı olamazlar.
Günümüzde belediye hizmet anlayışı ve uygulamalardaki önemli değişiklikler konum ve
kararnamelerde görülmektedir.
Belediye yönetimleri şu noktayı iyi bilmelidir;
Temizlik katı atık, itfaiye, imar, su ve kanalizasyon, ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar oluşturma,
mezarlık ve ilk yardım, nikâh, altyapı, ulaşım belediyelerin yapmak zorunda olduğu klasik
hizmetlerdir.
2000’li yıllarda getirdiği hizmet anlayışı çok farklılıklar sunuyor.
Belediyelerin sağlık kuruluşu açmak ve işletmek konusunda geniş olanaklar ve teşviklerle yetkili
olduklarını biliyor muydunuz?
Kültür, sanat, turizm ve tanıtım konularında çalışma yapan Konya ve Eskişehir Büyükşehir
Belediyelerinin bu gücünü kanun ve kanun hükmünde kararnamelerden aldığının farkında mısınız?
Belli büyüklükteki proje ve önemli kararları Büyükşehir Belediyelerinin referandum yoluyla halka
sorabileceğini biliyor musunuz?
Yatırım rehberliği, belediyelerin ekonomik kalkınma için yapabileceği önemli hizmetlerden biridir.
İstanbul Kadıköy Belediyesi’nin yatırım rehberliği konusundaki hizmeti doğrusu hoşuma gitti.
Küçük esnafın dahi dükkân açmadan önce belediyeye giderek destek aldığı etüt çalışmaları yapıldığı
bir birimle esnafa bilgi verdiği bir ilçe belediyesinin yaptığı örnek bir hizmettir.
Belediyeler kapasiteyi ve istihdamı artırmak için küçük işletmelere yönelik eğitim çalışmalarını
organize edebilirler.
Bu çalışma için üniversite, mesleki kuruluşlar ve işverenlerle birlikte çalışma yapabilirler.
Belediyeler bir yandan eğitimli ve kalifiye personel çalışmaları diğer yandan gerek mali kaynakları
gerekse sahip oldukları araç ve donanımlarla önemli kaynaklara hükmetmektedirler. Bu kaynakların
etkin ve verimli kullanımı, kentsel kalkınma açısından önem arz etmektedir.
Bizler şu güzel şehrin zengin varlıklarının fakir bekçileriyiz,
Bekçiliği bir tarafa bırakıp zenginliklerini ortaya çıkarmalıyız.
Namık KILKIL